Tarihin akışını değiştirmek için birçok farklı yol var. Ancak Hasan Sabbah tarihi, şeytani ve keskin zekasıyla şekillendirmiştir.
Hasan Sabbah, Şii'liğin bir kolu olan İsmaili inancını dünyaya hakim kılmak için Haşhaşi tarikatını kurmuş. Yaşadığı sürece de İran'ın kuzeyi merkez olmak üzere geniş bir alanda birçok hükümdarın korkulu rüyası olmuştur.
Hasan Sabbah, rivayetlere göre Selçuklu Başveri Nizam-ül Mülk ve Ömer Hayyam'ın okul arkadaşıydı.
Hatta bu tarikatı kurmak için fikri de Ömer Hayyam'dan aldığı söylenir.
Yine anlatılanlara göre bu 3 kafadar okuldayken ilk önce kim yüksek mevkiye gelirse diğerlerine yardım edecekti. Ve öyle de oldu. Nizam-ül Mülk Başvezirliğe yükselince Ömer Hayyam'a hatırı sayılır bir maaş bağlatmıştır. Bu dönemde Hasan kendini İsmaili düşüncesini Dünya'ya nasıl hakim kılarım diyerek gerçeğin peşine düşmüştür.Ancak gerçeğin peşine düşmenin onu hiçliğe sürükleyeceğini tahmin edememişti.
Ve o dönemde Bağdat'ta Sünnilerin halifesi, Kahire'de de Şii'lerin halifesi çekişme içindeydi. Hasan Sabbah, Mısır'a "gerçek halife"sinin yanına gider ancak burada geçirdiği 3.yılın sonunda Halifenin veziri Bedr el-Cemâli'nin düşmanlığını kazanır ve öldürülmek üzere henüz bilinmeyen bir limana öldürülmek üzere yollanır. Ancak Hasan, çıkan bir fırtınayı fırsat bilerek Kaptan'ı altınla kandırır. Gemide bulunanlara da "Allah bizi bu fırtınadan kurtaracak ve Suriye'de karaya çıkacağız" der.
Fırtınadan kurtulup da Suriye'de karaya çıkanlar Hasan'ın bir peygamber olabileceği söylentisini başlatırlar.Hasan, ölümden kurtulmuştur. Ve bu durumu kendini yüce bir insan gibi gösterecek derecede de şanslı olmuştur. Hedefi Kuzey İran'da bir hakimiyet kurmaktır...
Bu kitabı mutlaka okumalısınız.
Hepimiz geleceği çok fazla düşünüyoruz.Bu sebeple de bugünümüzü heba ediyoruz.
"Hayatın aslında bir masala benzediği doğruymuş."
Bilge insan için mutlulukla mutsuzluk arasında bir fark yoktur, sadece aptallar ve budalalar mutlu oldukları için sevinirler!
"Çok düşünmeme neden oluyorsun İbni Sabbah."
"Bir kadın düşünmeye başladı mı tehlikeli oluyor"
Çölde açlıktan ölmekte olan bir çakal kafesteki karnı tıka basa tok bir aslandan daha mutludur.
Bilinç seviyesi ne kadar düşerse fanatiklik de o ölçüde artar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder