30 Ocak 2017 Pazartesi

Yarım Kalmış Bir Kitap: Mahur Beste

Cahilsin, okur öğrenirsin. Gerisin, ilerlersin. Adam yok, yetiştirirsin. Paran yok, kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.

Bu romanın aslında bir kahramanı yok. Birden fazla kahramanı olan okuyucuyu şaşırtan bir roman.

Behçet Bey, silik bir tip babası bile bu kadar silik ve duruşu olmaması nedeniyle onu pek sevmemektedir. Ancak kendini evlerinin çatı katında kitap ciltleme ve saat tamiri konusunda oldukça geliştirmiştir. Bununla birlikte hiçbir kayırma olmadan sarayda kendine bir iş bulabilmiş, çalışma azmiyle oldukça hızlı bir biçimde yükselmeyi başarmıştır. 

Behçet'in hayatı ailecek tanıdıkları bir ailenin güzel kızlarından Atiye'nin Şehzade tarafından beğenilmesiyle değişecektir. Şehzade'nin Atiye ile evlenmesine karşı olan Padişah, Atiye'nin Behçet ile evlendirilmesini emreder. Bu aşamadan sonra evlilikleri, Atiye'nin babası ve eniştesi üzerine yoğunlaşan kitap Behçet'i adeta unutuyor.

Sanki yarım kalmış bir kitap Mahur Beste. Başladığı kısmı bitirmeden hevesinizi kursağınızda bırakıyor. Çok orjinal karakterlerin renklendirdiği hoş bir eser.

Çünkü Mahur Beste küçük ve kısa şeklinde insanın tenine yapışan o acı çığlıklardan biriydi. Eserin kendi macerası da garipti. Talat Bey'in karısı Nurhayat Hanım Mısırlı bir binbaşı ile sevişerek kaçınca Mevlevi muhibbi olan Talat Bey bu eseri yazmıştı. Hakikatta tam bir fasıl yapmak istiyordu. Fakat tam o esnada Mısır'dan gelen bir dostu Nurhayat Hanım'ın ölümünü haber vermişti. Daha sonra ise bu ölümün eserin bittiği geceye tesadüf ettiğini öğrenmişti. Mümtaz'a göre Mahur Beste Dede'nin bazı beste ve semaileri gibi, Tab'i Efendi'nin bayati yürük semaisi gibi hususi yürüyüşü olan, insanı büyük manasında kaderle karşılaştıran bir parçaydı.

Antikacı dükkanlarında, üzerinde mazinin, yaşanmış zamanın izlerini taşıyan ve bu izlerle güzelliği, değeri artan, hülasa zaman ve insan tecrübesini kutsi bir büyü gibi kendi varlıklarında taşıyan bir yığın eşya vardı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder