1997 yapımı güzel bir filmi önereceğim size. Cumartesi günü 18 sene sonra 2. kez seyrettim. Tabii ilk seyredişim sinemadaydı.
İlk seyrettiğimde sanki daha hızlı ve çok daha fazla aksiyon dolu gibi gelmişti ama bu sefer son yıllardaki aksiyon filmlerindeki hıza alıştığımdan mı bilmiyorum biraz daha durağan geldi.
Filmin ana teması aslında çok basit ama gerçekten güzel mesajlar veriyor. Herşeye sahip olduğunu düşünen ama aslında çok az şeye sahip olan çok zengin bir adama verilen müthiş bir ders.
Film repliklerinde güzel bir İncil alıntısı da var: «O'nun günahkâr olup
olmadığını bilmiyorum. Bildiğim bir şey var, kördüm, şimdi görüyorum.»
Kahramanımız, çocukken babasının intiharına şahit olmuş. Oldukça zengin ve her istediğini elde eden, huysuz, geçimsiz bir adam. Eşinden de ayrıldığı için kocaman bir evde yalnız yaşamakta. Sorunlu bir gençlik geçiren bir de kardeşi var. Ama seyrek olarak görüşüyorlar.
Ve doğumgünü yaklaştığında film kopuyor. Herşeyi olan bir adama ne hediye edebilirsiniz? Kahramanımızın kardeşi o hediyeyi bir akşam yemeğinde abisine veriyor. Ardından olaylar başlıyor.
Film nasıl bitiyor hiç değinmeyeceğim çünkü standart dışı bir film bu. Herşeyi olduğunu düşünen ama çok az şeye sahip bir adamın gözlerinin açılması...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder