22 Eylül 2015 Salı

Yedinci Gün

Çizgilerin kürelere, zamanın sonsuzluğa, sonsuzlukların da hayallere dönüştüğü bir hikayedir bu.

Yine çılgın mucitler, yine zamanda yolculuk, yine genişbir hayal dünyasında yüzen gemiler ve bu safer havada uçan zeplin ve uçaklar.

Bir önceki kitaptaki gemi kaptanı burada tek bir sahnede karşımıza çıkıyor. Tanii ki Galata yakınında keman çalarak para toplayan bir kemancı olarak. Kemanının içinde ise Amat yazmaktadır. 

İhsan ismi daha önceki incelememde belirttiğim gibi Amat'ta hiç yer almamıştı ama bu kitapta hem İhsan Sait hem de Ali İhsan var. Aslında ikisi de aynı insan. İhsan Sait'in çıktığı yolculuk ve bu yolculukta gerçek bir insan oluşunun detayları maalesef kitapta anlatılmıyor.

Şeytan, Melekler, Tanrı ve insan arasında geçen o meşhur konu: "Ve ona itaat edeceksiniz" dedi. Onlar da "Evet" dedi. Ancak Ateşçi , "O bir çiftçi ve onun işi toprakla. Benim işim ise ateşle. Bu yüzden ben ondan üstünüm" dedi. gibi değişik bir ironiyle anlatılmış.

Yedinci gün 7 günde yaratıldığı anlatılan Dünya'yı ve insanı ifade ediyor.

Son bölümde anlatılan İdris, bir sonraki Galiz Kahraman kitabında da yer almaktadır.

Kitap oldukça derin ve dolaylı yollarla anlatılan konulardan oluşmuş. Ancak bir İhsan Oktay Anar standardına oturtacak olursak en vasat kitaplarından biri ancak genel değerlendirmeye alırsak hala standart üstü akıcı ve insanı düş kurmaya sevkeden bir yapıda.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder