Kürk Mantolu Madonna, yazıldığı günün dilinde sadeleştirmeden bugüne kadar gelmiş enfes bir kitap. Kitabın ilk 45 sayfası roman kahramanı (anlatıcısı) ile çeviri işleri yapan iş arkadaşı Raif Bey arasında durağan geçen bir tanışma faslı gibi. Ama 45. Sayfadan sonra Raif Bey'in yazdığı eskiden yaşadığı büyük bir aşkı anlatan kısa hikaye faslına geçiş sizi bir kara deliğe girmişçesine romanın sonuna kadar sürükleyecek.
Raif Bey'in hikayesinin sonundaki çocukla karşılaşma sahnesi Fatih Akın'ın Yaşamın Kıyısında filminde anlatmaya çalıştığı tesadüflere değiniyor. Ama keşke Raif Bey hayata küsmeseydi. Bir insanın kendini nasıl zincirlere vurabileceğini, nasıl değişeceğini ve yaşayan bir ölü haline gelebileceğini çok net biçimde anlıyorsunuz bu kitapta.
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri. Mutlaka okumalısınız.
Kitaptan birkaç alıntı:
İçimde ancak sarhoş olduğum zamanlar hissettiğim, müthiş bir yürümek ve koşmak arzusu vardı.
Kendimi bildim bileli, bütün günlerimi, haberim olmadan ve nefsime itiraf etmeden, bir insanı aramakla geçirmiş ve bu yüzden bütün diğer insanlardan kaçmıştım.
Bu kitabı okuyalı çok olmuştu ama son dönemde nedense çok populer. Sahi neden çok popi oldu?
YanıtlaSilSanırım sosyal medyanın etkisiyle bir anda böyle yayıldı. Ama ne olursa olsun bence hakeden bir kitap. Yakında Kuyucaklı Yusuf'u da okuyacağım. Geçmişte nasıl ve neden öldürüldüğü bile belli olmayan ve yıllar sonra değeri yeni yeni anlaşılmaya başlanan bir yazar. Büyük bir kayıp bence.
YanıtlaSilbende önce kürk mantoluyu daha sonra kuyucaklı yusufu okumustum. O da cok guzeldi. Dediğin gibi sosyal medya etkısı sanırım. Sabahattin Ali'nin biyografisini bilmiyormuşum şuan farkettim. bi google amcaya sorayım
Sil