Filmimiz 2. Dünya savaşı yıllarında Almanların kendi aralarındaki iletişimde kullandığı Enigma adlı şifreleme sisteminin İngilizler tarafından çözülmesini konu alıyor.
Almanca bilmediği halde matematik ve şifre çözme konusunda uzman 28 yaşındaki genç profesör Alan Turing ekibin lideridir. Bu profesör ufak dağları ben yarattım havasında kibirli ve işkolik bir adamdır.
Emri altında bulunduğu komutandan yapacağı şifre çözme makinesi için 100.000 Sterlin ödenek gerektiğini söylediğinde komutanı şiddetle karşı çıkar. Durumu Churchill e mektup yazarak anlattıktan sonra Churchill Alan Turing'e hem ödenek hem de tam yetki verir. Bu noktadan sonra film biraz daha hareket kazanıyor.
Enigma İngilizler tarafından 50 yıl devlet sırrı olarak saklanmış. Ve bu şifrelemeyi çözdüklerini Almanlar anlamasın diye yüz binlerce insanın ölmesine göz yummuşlar. Ve savaşı kazanmalarındaki en büyük faktörlerden biri olmuş.
Değinmediğim konulardan biri ise bizim bu profesör homoseksüel. Bir de bunun geyiği dönüyor ama hiç değinmeseler bu konuya daha iyi olurmuş. İlla homoseksüel hakları cartı curtu olacak. Uyuz oldum şimdi.
Son zamanlarda yapılan iyi filmlerden. Oscar adaylığı falan var. Boş değil yani. :)
29 Nisan 2015 Çarşamba
23 Nisan 2015 Perşembe
Fargo
Bu sefer 10 bölümden oluşan mini bir diziden bahsedeceğim. 2014 yılında en iyi mini dizi Emmy ödülünü almıştır.
Her şey karizmatik ürkünç kiralık katilimizin dizide sürekli karlı olarak göreceğimiz Minesota yolunda bagajında yine öldürmek üzere elleri bağlı bir adam bulunan arabasıyla bir geyiğe çarpması ve hafifçe yaralanmasıyla başlar. Ancak kaza nedeniyle bagaj açılır ve gecenin karanlığında bagajdaki adam katilimizin elinden kaçar.
Hastanede dizimizin başkahramanıyla karşılaşan katilimiz ona dile benden ne dilersin tarzında bir öneri sunar. Sadece istemesi yeterlidir, onun hastaneye gelmesine neden olan kişiyi öldürüp intikamını alabilecektir. Başkahramanımız öz güveni olmayan, ezik ve kendini ifade edemeyen bir adamdır. Katile cevap vermez ama gözleri evet demektedir.
Bir hayli şiddet içeren acımasız bir film ama anlattıkları muhteşem. Kötü olarak bir yere gelmenin bedellerini o kadar güzel anlatıyor ki...
Dizinin sürekli soğuk ve karlı bir iklimde geçmesi ve muhteşem film müziği sanırım beni daha da etkiledi.
Bu dizi 1996 da Coen kardeşler tarafından çekilen Fargo filminden ilham almış. Oyunculuklar muhteşem. Sadece oyunculuklar için bile seyredilebilir.
Bu bir gerçek öyküden esinlenmiştir dese de kuyruklu bir yalan. Sırf geyiğine yapmışlar bunu. :)
Bu diziyi seyredin, iz bırakacaktır.
Her şey karizmatik ürkünç kiralık katilimizin dizide sürekli karlı olarak göreceğimiz Minesota yolunda bagajında yine öldürmek üzere elleri bağlı bir adam bulunan arabasıyla bir geyiğe çarpması ve hafifçe yaralanmasıyla başlar. Ancak kaza nedeniyle bagaj açılır ve gecenin karanlığında bagajdaki adam katilimizin elinden kaçar.
Hastanede dizimizin başkahramanıyla karşılaşan katilimiz ona dile benden ne dilersin tarzında bir öneri sunar. Sadece istemesi yeterlidir, onun hastaneye gelmesine neden olan kişiyi öldürüp intikamını alabilecektir. Başkahramanımız öz güveni olmayan, ezik ve kendini ifade edemeyen bir adamdır. Katile cevap vermez ama gözleri evet demektedir.
Bir hayli şiddet içeren acımasız bir film ama anlattıkları muhteşem. Kötü olarak bir yere gelmenin bedellerini o kadar güzel anlatıyor ki...
Dizinin sürekli soğuk ve karlı bir iklimde geçmesi ve muhteşem film müziği sanırım beni daha da etkiledi.
Bu dizi 1996 da Coen kardeşler tarafından çekilen Fargo filminden ilham almış. Oyunculuklar muhteşem. Sadece oyunculuklar için bile seyredilebilir.
Bu bir gerçek öyküden esinlenmiştir dese de kuyruklu bir yalan. Sırf geyiğine yapmışlar bunu. :)
Bu diziyi seyredin, iz bırakacaktır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)